Karaosmanoğlu Camii yazısı Kırkağaç’ta duyarlı insanlarda gereken ilgiyi buldu.

Bir tek “Sakallı Hüsnü” hariç ama… Bir duymuyor bunları, üstelik beş vakitte secde ediyor orada. Ama duymuyor, görmüyor.

Dün akşam telefonum çaldı. Açtık tanıdık sıcak bir ses. Karaosmanoğlu cami ile ilgili bilgi paylaşalım dedi. Dinlemeye başladım.

Telefonda ki ses Çinilerle ilgili üzüntüsünü belirtti ama daha önemli bir noktaya dikkat çekeyim dedi…

Devam etti; “Evet Muammer kardeşim çiniler için dile getirilen konularda haklısınız ama orada bir eksik var. O çiniler orijinal değil. Daha sonra ki zaman dilimlerinde yapılan restorasyon çalışmalarında eklenmiştir. Fakat orada çok daha değerli ve önemli şey şu ki; Karaosmanoğlu Camii nin Kitabesi vardı. O yok şu anda. Orada ki hiçbir şey onun kadar değerli ve olmazsa olmaz değil. Onu yıkım zamanında yerde iki parçaya ayrılmış gördüm ben.” 

Tarihi Kitabenin Orjinal Yeri. Tabelanın Altında Saklı

Sonra çok değerli bilgileri sıraladı; “ Pencerelerden sökülen el yapımı demir korkuluklar… Sonra ahşap minber, onların hepsi tarihi eserdi. Hurda demir niyetine satıldı.

268 yıllık el emeği antika pencere korkuluklarını hurda fiyatına sattılar...!

Hala bu parçalar Kırkağaç’ta duruyor.

İstenilse bulunur.

Alan esnafın bunda kusuru yok. Ama bunları restorasyon diye yerinden sökenlerin kusuru vardır bana göre” dedi.

Sökülen Ahşap Minber'in Parçalanmış Hali. (Hurdacıda)

Kırkağaç'ta hurda olarak bir hurdacıya satılan el yapımı antika metal korkuluklar. 

İşin sonrasını konunun uzmanı başka birine yönlendirdi beni.

İmar konularında deneyim ve bilgisine güvenileceğini söylediği Mimar arkadaşı aradım konuştuk. Anlattı olan bitenleri.

"Bu restorasyon işi ülkemizde ballı börek. Restorasyon adı altında yapılan tarih katliamıdır, iğrenç bir talan sürüyor ülkemizde. Tarihi eserlerimiz ehil olmayanlar elinde yok oluyor. İleride bunların envanteri çıkarıldığında göreceğiz talanın boyutlarını..." dedi.

 Restorasyon sözcüğü; TDK ya göre “eski bir yapıda bozulmuş, yıkılmış olan yerleri, bölümleri aslını bozmayacak bir biçimde onarma” işidir diyor.

Ama şu anda Karaosmanoğlu Camii için bu deyim kullanıla bilir mi ?

Orası yıkılmış, yıkıntıda çıkan tarihi eser niteliğinde ki tüm parçalar hurda niyetine satılmış.

Bu işin birde başka yanı var ki burası daha can yakıcı. (Bunuda mimar dostumuzdan öğrendim)

Vergi kaçırmak ! ( Bu hala suç kapsamında mı bilmiyorum ?)

Kılıfına uydurulanlar için bu "RETORASYON" işi ardına kadar açık bir kapı. İşte o metin;

“…. Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 1/1 inci maddesinde; Türkiye'de ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin KDV'ye tabi olduğu hüküm altına alınmıştır.

Aynı Kanunun 17/2-d maddesine göre, 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu kapsamındaki tescilli taşınmaz kültür varlıklarının rölöve, restorasyon ve restitüsyon projelerine münhasır olmak üzere, bu projelendirmelerden yararlananlara verilen mimarlık hizmetleri ile projelerin uygulanması kapsamında yapılacak teslimlerin KDV'den istisna olduğu, istisna kapsamına girecek mal ve hizmetler ile bunların asgarî standartları ve bu bendin uygulanmasına ilişkin usul ve esasların Maliye Bakanlığınca belirleneceği hüküm altına alınmıştır.”

Buradan ne çıkar derseniz, milyonlarca lira vergi kaçırma durumu çıkar derim.

Ben bunun yasal bir süreci olacağı kanısındayım. Bu Merkez Karaosmanoğlu Camii Restorasyon işini tarafsız bir yapı denetçisi ele almalı.

Gerçekte yapılan iş, bir “RESTORASYON” mu,  yoksa yık-yap modeli bir iş mi görürüz. ( Aslında bir tarihin yıkımı burada olan. Ta kitabesine kadar her şey yok edilmiş )

Sonucunda kaçırılan ya da haksız elde edilen gelir var mı, yok mu onu da görmüş oluruz.

Şimdi bu durum da şu sorular soralım;

1-Karaosmanoğlu Camii için kim yada kimler Vakıflar Genel Müdürlüğü ne başvurup restorasyon kararı alınması için girişim yaptı?

2-Kararın ihale aşamasına getirilen sürecinde, tahmini fiyat ve restorasyon şartnamesini hangi kurum hazırladı ve şartnamede kimlerin imzası var ?

3-İhaleye kaç firma teklif verdi ?

4- İhale edilen işle bu gün gelinen sonuçta ki iş aynımı ?

5- Kırkağaç’ta hangi kurum bu restorasyon (!) işini takip ediyordu? Böyle bir kurum var mı?

6- Karaosmanoğlu Camii inşaatı kullanılır duruma geldi mi, kimler teslim etti, kimler teslim aldı ?

7- Oturma izni var mı, varsa hangi kurum bunu verdi ?

M. Güneş yazdı.